Kimura, Japonya’nın İslam’la geç tanıştığını ve Müslüman bilim insanlarının karşılaştığı zorluklardan bahsetti.
İlk Müslüman Elçiler Öldürüldü
Kimura, Japonya’nın İslam’la ilk ilişkisini 14. yüzyılda Moğol Yuan Hanedanı’nın bölgeye yaptığı çıkarma ile tanıştığını belirtti. Kimura, “Japonya’ya gelen ilk Müslümanların, 14. yüzyıllarda tüm Çin’i yöneten Moğol Yuan hanedanından gelen ve aralarında Türklerin de bulunduğu Müslüman elçiler olduğu söylenir.” dedi.
Kimura, Japon otoritesinden, kendilerine teslim olmalarını isteyen Yuan hanedanının teklifinin reddedilerek gönderilen Müslüman elçilerin, Japonlarca öldürüldüğünü ve bu elçilerin mezarlarının, Tokyo’nun yakınındaki Kanagawa’da bu ilk Müslümanların mezarlarının hala durduğunu dile getirdi.
Tatar Halkı Tokyo’da Cami İnşa Etti
Kimura, bu olayın ardından Müslümanların, 20. yüzyıla kadar Japonya’ya ulaşamadığını aktardı. Kimura, “Rus Devrimi’nden sonra Kazan’dan Japonya’ya kaçan Tatar halkı, 1917’de Tokyo’da en eski medrese ve camilerden birini inşa etmiştir. Bu, Türk Diyanet İşleri Başkanlığınca yönetilen bugünkü Tokyo Camisi’nin bir prototipidir.” ifadesini kullandı.
Akademisyenler Önyargılar ve Tercüme Sorunları Yaşıyor
Kimura, Japonya’da İslam üzerine çalışan akademisyenlerin özellikle önyargılar ve tercüme sorunları sebebiyle zorluklar yaşadığını kaydetti. Kimura, ihtida etmiş Japon Müslümanlardan biri olarak konuştuğunu ve İslam Tetkikleri Enstitüsünün düzenlediği sohbetlere katılmaktan memnuniyet duyduğunu söyledi.