Welcome to Our Website

“Efeçayı” bitkisi literatüre kazandırıldı

İzmir’de Ballıbabagiller ailesinin yeni bir türü keşfedildi

“Efeçayı” bitkisi literatüre kazandırıldı

 Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü

Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Yıldırım, Dr. Özal Güner ve doktora öğrencisi

Tuğkan Özdöl’ün ortak çalışmasıyla yeni bir bitki türü literatüre kazandırıldı.

Tahtalı Barajı havzasında bulunan bitkiye İzmir’e atfen “Efeçayı” ismi verildi.

Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, Prof. Dr. Hasan

Yıldırım ve ekibini tebrik etti. Prof. Dr. Budak, “Prof. Dr. Hasan Yıldırım

hocamız, ülkemizin endemik bitki çeşitliliğine katkı sunmaya devam ediyor.

İzmir’in Seferihisar, Gümüldür ve Menderes ilçeleri arasında kalan bölgede,

Tahtalı Baraj Havzası civarında buldukları yeni ‘Efeçayı’ bitkisini literatüre

kazandıran hocamızı ve ekibini kutluyorum” diye konuştu.

Bitkinin keşif hikâyesini anlatan Prof. Dr. Hasan Yıldırım, “Bitkimiz,

tornacılık mesleği ile uğraşan ama aynı zamanda bir doğasever olan Cem

Çuhacıoğlu tarafından, ilk olarak 2012 yılında bir saha çalışması esnasında

keşfedildi. Bu bitkinin mevcut türlerden farklı bir tür olduğundan şüphelenen

Cem Çuhacıoğlu, keşfettiği bu bitkiye ait detaylı fotoğrafları ve materyalleri

bizlere iletti. Bitki üzerine gerçekleştirdiğimiz çalışmalarda türün şu ana kadar

literatürde mevcut bir bitki olmadığı fark etik. Sahada doktora öğrencisi Tuğkan

Özdöl ve konunun uzmanlarından Dr. Özal Güner ile beraber ortak bir çalışma

yürütmeye başladık. Uzun yıllar süren detaylı gözlem ve çalışmalar sonucunda

‘Türler ve Habitatlar’ isimli ülkemizin önemli taksonomi dergisinde bilimsel

makalesini hazırlayıp, türü bilim dünyasına tanıttık. Bilimsel ismini, bitkiyi

keşfeden Cem Çuhacıoğlu’na atfedilerek ‘Stachys cuhacioglui’ olarak belirledik.

Bitkinin Türkçe ismini ise efeler diyarı İzmir’e atfen ‘Efeçayı’ şeklinde kayda

geçirdik” dedi.

“Türkiye’de bu aileye ait 67 endemik tür mevcut”

Türün dünyadaki yayılımından söz eden Prof. Dr. Yıldırım, “Deliçay

(Stachys) olarak bilinen bu bitki cinsi Ballıbabagiller (Lamiaceae) ailesinin en

büyük cinslerinden biridir. Stachys cinsi; Avustralya ve Yeni Zelanda hariç, esas

olarak Akdeniz bölgesinde olmak üzere Güneybatı Asya ile Kuzey ve Güney

Amerika’da yayılış göstermektedir. Cins 362 tür (435 takson) içerir. Türlerinin

çoğu ormanlarda kayalık yerlerde, kireçtaşlarında ve akarsu kıyılarında yetişir.

Ayrıca endemik taksonlar çoğunlukla Akdeniz Havzası’nın sıcak ılıman

bölgelerinde yoğunlaşmaktadır. Türkiye’de Stachys cinsinde 96 tür (123 takson)

doğal yayılış göstermektedir. Bu taksonların 67’si Türkiye’ye endemiktir.

Efeçayı; şu an tespit edildiği kadarıyla sadece İzmir Menderes ilçesi ile

Seferihisar ve Gümüldür arasında kalan üçgende, Tahtalı Barajı civarında,

volkanik ve metamorfik kökenli anakayalar üzerinde yaşayan lokal endemik bir

türdür. Akdeniz floristik bölgesine ait bir elementtir. Yeni tür, maki bitki 

örtüsünde ve Kızılçam açıklıklarındaki volkanik kayalar üzerinde, kaya

çatlaklarında yetişmektedir. Yaşam aralığını rakımı ise deniz seviyesinden 143

ila 494 metre arasındaki yüksekliklerdir. Sadece kaya çatlaklarında yaşayan tür,

toprak üzerinde yaşayamaz” diye konuştu.

“Türün yaşam alanı tehdit altında”

Türün yaşam alanının tehdit altında olduğunu dile getiren Prof. Dr.

Yıldırım, “Efeçayı’nın yaşam alanının sık sık orman yangını geçiren bir alan

olması, alanda yangın sonrası taraçlama ve yol açma çalışmalarının yoğun oluşu

ve sadece 700 kadar bireye sahip popülasyonunun olması gibi etkenler türü çok

ciddi anlamda tehdit etmektedir. Kritik düzeyde tehlike altında olan türe yönelik

acilen koruma ve popülasyonunun güçlendirilmesine yönelik çalışmalar

yapılması gerekmektedir” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir