Adnan El-Bursh
BBC Arabic
“Tüm Araplar, Müslümanlar nerede? İnsan hakları savunucuları nerede? Filistinlileri çile çekmeye, açlığa, yıkıma terk ettiniz”
Orta yaşlı bir kadın, Gazze’de tüp sırası beklerken, dünyaya isyan ediyor.
Öfkeyle bağırıyor. Yüzündeki umutsuzluk ve kızgınlık görülebiliyor.
“Bir tüpü doldurmak için sabahtan beri bekliyorum. Sabah namazımı bile sırada beklerken kıldım.”
İsrail sınırının iki kilometre uzağındaki Beyt Hanun’daki evini terk etmek zorunda kaldığını söylüyor.
“Yıkımı size anlatamam. Aileler kayıtlardan silindi. Evlerinin altında can verdiler. Gazze tamamen yıkıldı. Bize merhamet gösterin.”
Şimdi Gazze’nin orta kesimlerindeki Deyl el Balah’taki bir Birleşmiş Milletler okulunda ailesiyle birlikte yaşıyor.
Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’de yaklaşık 1200 kişinin öldürüldüğü, 200’den fazla kişinin de rehin alındığı saldırısından sonra, İsrail Gazze’ye yoğun hava ve kara saldırıları başlattı.
Hamas’ın kontrolündeki Sağlık Bakanlığı’nın açıklamalarına göre de şu ana dek en az 14 bin 800 Filistinli öldürüldü.
Gazze Şeridi’nde 2,4 milyon kişi yaşıyor ve BM, İsrail’in güneye gitmelerini söylemesinden sonra 1,8 milyon kişinin evlerini terk etmek zorunda kaldığını söylüyor.
Tüp sırasında yüzlerce kişi var. Gençler beklerken tüplerin üzerinde oturuyor. Hava gergin. İnsanlar tükenmiş halde.
24 Kasım’da başlayan ateşkesten bu yana Gazze Şeridi’ne her gün 200 kadar yardım malzemesi taşıyan kamyon girdi. Bu sayı, savaştan önce gelen yardımın yarısı.
BM kurumları, İsrail ordusunun konuşlandığı bölgenin kuzeyine biraz yardım götürebildiklerini, ancak geri kalan her yerde sorun yaşandığını söylüyor.
Tüp sırasındaki bir başka adam da yaşadıklarını anlatıyor:
“Bir bardak çay, bir paket bisküvi bile bulamıyoruz. Dün sokakta uyuyan insanlar ekmeklerini bölüşüyordu.”
“Dün yağan yağmur ve soğukta insanlar geceyi burada geçirdi. Allah yardımcımız olsun.”
İsrail çatışmalar başladığında Gazze’ye tüm yakıt teslimatını kesti ve daha sonra kısıtlı miktarda yakıtın girmesine izin verdi. Bir ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilisine göre iki günde bir 140 bin litre yakıtın girişine izin veriliyor.
İsrail hükümeti ek yakıtın Hamas tarafından kullanılabileceğini savunuyor.
Mohammed el-Kidrah, sabırla yemeklik yağ sırasında bekliyor.
“Üç gündür burada bekliyoruz. İki gece önce buraya geldik ve sabah 3’ten bu yana yağ alamadık.”
“Yakıt, un, başka hiçbir şey bulamıyoruz. Her şey için sıraya girmeniz gerekiyor ve bulmakta da güçlük çekiyorsunuz.”
ABD, Mısır’a tıbbi malzeme, gıda yardımı ve kışlık giyecek taşıyan üç uçak dolusu yardım gönderiyor. Yardımlar Gazze’de BM tarafından dağıtılacak.
Dünya Sağlık Örgütü, bölgenin sağlık alt yapısı tamir edilmezse, hastalıklar nedeniyle, İsrail saldırılarından daha fala sayıda insanın öleceği uyarısında bulundu.
Bu arada, BM öncülüğündeki yardım koalisyonu Gazze’deki binaların % 60’ının ya hasar gördüğünü ya da tamamen yıkıldığını söylüyor.
Ateşkes sürerken, Gazze’de hayatın geri döndüğüne dair bazı işaretler de var. Bu yılki zeytin hasadının geri kalanı toplanıyor.
Fethi Ebu Salah Reuter’a yaptığı açıklamada “Bu fırsatı kullanmalıyız. Başka vakit yok. Bu savaş bizi yok etti. Neredeyse hiç üretim yok. Hasadın büyük kısmı zayi oldu” diyor.
Elektrik olmadığından, zeytin preslerindeki makineler yakıtla çalışıyor.
Muhammed Vafi “Yakıt bulmak herkesin karşılaştığı bir kriz. Yakıt bulur bulmaz, minimum kapasitede de olsa zeytin preslerini çalıştırabileceğiz” diyor.