Türk Tabipleri Birliği (TTB) İşçi Sağlığı ve İşyeri Hekimliği Kolu 2-3 Aralık Hatay Gözlemleri Değerlendirme Raporu’nda binaların yıkımı, enkaz kaldırma ve geçici depolama alanlarına taşınması ve ayrıştırılması basamaklarının hiçbiri mevzuata ve bilimsel kriterlere uygun yapılmamadığı belirtildi.
Bölgedeki inşaat ve moloz iş sahalarının tamamında ciddi bir iş yetiştirme baskısının olduğu vurgulanan raporda; “Bu baskı ortamı, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) tedbirlerinin uygulanmasını ve denetlenmesini zorlaştırmaktadır. Bu ortamda çalışmak zorunda kalan İSİG çalışanlarının ciddi stres yükü bulunmaktadır. Yaklaşan yerel seçimin beraberinde getirdiği politik kaygıların işçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirlerinin göz ardı edilmesine yol açması kabul edilemezdir. İSİG tedbirlerinin uygulanmadığı bu ortamda, meydana gelecek kazaların ve ölümlerin sorumluluğu İSİG çalışanlarında değil, işverenlerin ve devletindir” denildi.
Çok sayıda inşaat işinin, moloz kaldırma çalışmasının devam ettiği şehir merkezinde gözle görülür bir toz yoğunluğunun bulunduğunun altı çizilen raporda şöyle denildi:
“Kısa, orta ve uzun vadede en önemli tehlikelerden biri olacağı öngörülen hava kirliliğine bağlı sağlık sorunlarının önlenmesine ilişkin ortam ve sağlık gözetimlerinin yapıldığı herhangi bir iş sahası görülmemiştir. Hiçbir çalışma sahasında Tozla Mücadele Yönetmeliği gereği tozdan kaynaklı sorunların önlenmesi amacıyla ortam ölçümleri ve buna bağlı olarak çalışanların tozun etkilerinden korunmalarını sağlamak için herhangi uygulamaya rastlanmamıştır.”
“YIKIM VE MOLOZ AYRIŞTIRMADA YÖNETMELİKLER UYGULANMIYOR”
Yıkım ve moloz ayrıştırma süreçlerinin hiçbirinde Asbestle Çalışmalarda Sağlık ve Güvenlik Yönetmeliği’nin gereklerinin yerine getirilmediği ifade edilen açıklamada; “Çalışma sürecinin hızlandırılması ve özellikle yerel seçimlere kadar bitirilmesi yönündeki yaklaşım sebebiyle bunun yapılamayacağı, konuşulan bütün yetkililer tarafından açıklıkla ifade edilmektedir” denildi.
Raporda yer alan tespitler şu şekilde:
“Hem bizim gözlemlerimizde hem de bölgedeki insanların aktardığına göre bu işlemler sırasında sulama yapılmamaktadır. Bu işlemler sebebiyle şehirde gözle görülür toz bulutları oluşmaktadır. Sulama yapılmayan işlemler konusunda yasal otoritelere şikâyet edilmesine rağmen, hiçbir sonucun alınmadığı bölgedeki insanlar tarafından aktarılmıştır.
‘İŞ CİNAYETLERİNİ ÖNLEYİCİ TEDBİRLER UYGULANMIYOR’
İnşaat sahalarına çalışmak üzere giren bu operatörlerin İSİG eğitimi alıp almadıklarına, sağlık gözetimlerinin yapılıp yapılmadığına ve uygun kişisel koruyucu ekipmanlarının bulunup bulunmadığına dair kontroller yapılmamaktadır.
İnşaat sahalarında, yüksekten düşme gibi gerçekleşmesi durumunda yüksek ihtimalle ölüme yol açacak iş kazalarını önleyecek toplu koruma tedbirlerinin uygulanmadığı gözlemlenmiştir.
‘KORUYUCU EKİPMAN KULLANILMIYOR’
İş ayakkabısı bulunmayan, uygun iş eldiveni kullanmayan işçiler gözlemlenmiştir. Hiçbir iş sahasında solunum koruyucu maskelerin kullanıldığı gözlemlenmemiştir. İş makineleri operatörlerinin, sahada çalışırken araç içinde olmalarından ötürü tozdan etkilenmeyeceklerine dair yaygın bir yanlış bilgi olduğu görülmüştür. Bu durum, İSİG eğitimlerinin içeriği, niteliği veya gerçekleşip gerçekleşmediği konusunda kuşku uyandırmaktadır.
‘ÖNLEM ALINMAYAN ORTAMLARDA YAŞANAN ÖLÜMLER İŞ CİNAYETİDİR’
Denetim sorumluluğu dahil bu iş sahalarının nasıl güvenli hale getirileceği bilinmektedir. Gerekli tedbirlerin alınmadığı ve denetimleri yapılmayan bu çalışma ortamlarında gerçekleşecek ölümlerin iş cinayeti olacağı unutulmamalıdır.”